Her yıl 12-18 Mayıs tarihleri arasında kutlanan Hemşirelik Haftası, bu yıl da hemşirelerin sorunlarının çözülmesi talepleriyle gölgelendi. Pandemi, deprem ve kronik personel yetersizliği altında "kahraman" ilan edilen hemşireler, "Artık söz değil, adalet istiyoruz!" diyerek seslerini yükseltiyor.
Türkiye'de Hemşirelik Krizi: OECD'nin 4 Katı İş Yükü, Yarısı Ücret
Nüfus Başına Hemşire Sayısı: Türkiye'de 100 bin kişiye 356 hemşire düşerken, AB'de 890, OECD'de ise 1002.
Aşırı İş Yükü: Türkiye'de bir hemşire, OECD'deki meslektaşının 4 katı hasta bakıyor, ancak yarısı kadar maaş alıyor.
Yıllık Başvuru: AB/OECD'de kişi başı 6,2 sağlık başvurusu varken, Türkiye'de bu rakam 11,4.
"Emeklilikte Yoksulluk, Çalışırken Sömürü"
Düşük Temel Ücret: Performans ve döner sermayeye bağlı gelirler, emekliliğe yansımıyor. Birçok hemşire, emekli olmamak için fazla mesaiye mahkum.
Dinlenme Hakkı Yok: Yıllık izinlerini dahi kullanamayan hemşireler, "Vahşi kapitalizm" koşullarında çalıştıklarını belirtiyor.
Şiddet ve Mobbing: Hastaların sisteme olan öfkesi, hemşirelere yönelik fiziksel ve psikolojik şiddetle sonuçlanıyor.
Hemşirelerin 20 Temel Talebi
Yoksulluk sınırının üzerinde, emekliliğe yansıyan temel ücret.
Hemşirelik Kanunu'nun bağımsız ve liyakatli şekilde yeniden düzenlenmesi.
OECD ortalamasına ulaşacak kadrolu istihdam.
Fiili hizmet süresi zammının iyileştirilmesi.
Kadın hemşirelere analık ve süt izninde insani düzenleme.
Tüm sağlık kurumlarında ücretsiz kreş hizmeti.
Şiddete karşı etkin yasal ve idari önlemler.
Liyakate dayalı atama ve yönetici seçimleri.
Nitelikli hemşire yetiştiren okulların açılması.
Özel sektörde taban ücret ve çalışma saatlerinin sınırlandırılması.
"Hak Verilmez, Alınır!"
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), hemşireleri "örgütlü mücadele" çağrısı yaparak, kutlama yerine kitlesel basın açıklamaları düzenliyor.
"Artık kahraman değil, haklarımızı istiyoruz!
Yeter ki sesimiz duyulsun, adalet sağlansın!"
English (US) ·